19 Ağustos 2007 Pazar

Yine yeniden en başa döndük,
Artık yeni ve doğru adımların atılmaya başlandığını, millet olarak varlığımızı inkar politikasından vazgeçildiğini düşünüyorduk, millet olarak var olduğumuz gerçeğinin ve buna bağlı haklarımızın zaman içinde kademeli de olsa hayata geçirileceğine inanmaya başlamıştık. Yavaş yavaş her şey olması gerektiği gibi olacaktı 80 yıllık inkar politikası resmi tarihin kart kurt kürt zırvalıkları artık çöpe atılmıştı, en azından böyle düşünmekteydik.
Ama tüm bu olumlu gelişmelerin içinde bir adam çıkıyor hem de öyle böyle değil bir profesör hemde öyle alelade bir profesör değil başında bulunduğu kurum itibariyle sözleri önemli olan ve devletin resmi görüşü niteliğini taşıyan bir profesör… Bu profesör çıkıp diyor ki; 'Kürtler aslında Türkmendir' (!) (bunu daha öncede çooook duymuştuk garip karşılamıyoruz artık sadece gülümsüyoruz) ve bu incisiyle yetinmeden, hemen çok daha büyük bir inci yumurtluyor (yumurtlarken eminim bir tarafları acımıştır zira çooook büyük bir yumurta bu) 'Alevi Kürtler ise aslında Ermenidir' (!)
Aha buyurun buradan yakın hadi tamam 'Kürtler Türkmendir' dediniz, kabul ettik diyelim soyumuzu sopumuzu hazretin canı istedi diye inkar ettik ama kardeşim bu inkar politikasının yanına bir de Kürtleri ikiye ayırma politikası gibi şerefsizce bir şeyi nasıl kabul etmemizi beklersiniz?
Hey Hallacınoğlu! Hangi çevrelere uşaklık ettiğin, kimin ağzından konuştuğun bizce malum ama unutma! Ne sen Çin’sin ne de Kürtler Çin’in yıllarca parçala yönet mantığıyla avucunda oynattığı Türk ataların değil. Bizler sizin bu ahmakça oyunlarınızla birbirimize düşmeyiz (hoş bu da bir özeleştiri olsun Kürtler birbirine düşmek için oyuna getirilmeye ihtiyaç duymaz bizler rahatlık zamanlarımızda birbirimize kendiliğimizden düşmekle ünlüyüzdür) Türk Tarih Kurumu devletin resmi bir kurumudur bu kurumun başı olan adamın söyledikleri eğer devletin daha üst noktasındaki biri çıkıp bunu yalanlamaz ise devletin resmi tezidir. Eğer devletin resmi tezi hala buysa o zaman bizim dağlarda da şehirlerde de yapacak çok işimiz, verecek çok kavgamız, dökecek çok kanımız var demektir.
Bizi inkar etmek sadece bizim var olduğumuzu gösterme mücadele azmimizi pekiştirir. Biz yıllardır bu uğurda kayıplar vermeye çile çekmeye alıştık bu mücadeleyi 80 yıldır sürdürüyoruz bir 80 yıl daha sürdürürüz.
Peki siz gerçekleri inkar etmek için bir 80 yıl daha buna katlanabilir misiniz?

Hiç yorum yok: